Kahramanmaraş’ta, 25 Mart 2009’dahi sakıt helikopterde Muhsin Yazıcıoğlu ve beraberindeki 5 kişinin hayatını kaybetmesiyle ilişkin Sivas Kilolu Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, sakat domestik televizyon muhabiri Emre Kişmiri üstelik şahit olarak dinlendi. Yağız, ifadesinde “Ego kaza haset İsmail ile on paralık görüşmedim” dedi. Yazıcıoğlu ailesinin avukatı Kemal Müşkül, Emre Kara’nın helikopterin düştüğü devir İsmail Tarih ile görüştüğü öne sürerek yanlışlık duyurusunda bulundu.
11 DAKİKA 34 SANİYELİK 16 GÖRÜŞME TESPİT EDİLDİ
Şikayet üzerine başlatılan soruşturmada HTS kayıtlarına bakarak, Emre Karaca ile İsmail Devir arasında helikopterin düştüğü 25 Boğunuk 2009’bile mecmu 11 zaman 34 saniyelik 16 telefon görüşmesi yapıldığı belirleme edildi. Anket böylelikle Karaca karşı dalavere tanıklıktan 4 yıla büyüklüğünde delik istemiyle ülkü açıldı. Sav devam ederken, mahkeme savcısının talebi üzerine Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) aracılığıyla mahkemeye gönderilen raporda, aramanın ödemeli kendisine yapıldığı, 2 dümen beyninde gerçekleşen kudretli bildirişim intibası uyandıran kayıtların raporlara yansıdığı fakat muvaffakiyetli gerçekleşen bildirişim amacıyla temel ve cebin temel kayıtlarından teyit yapılmasının gerektiği belirtildi. Emre Esmer ise savunmasında iddiaları reddedip, İsmail Devir ile mülakat yapmadığını ve HTS kayıtlarını akseptans etmediğini belirtirken, çelişkili ifadeleriyle dikkat çekti. Davanın duruşmalarında aralarında, meşveret olmadığını ve yaptığı aramalarda telefonun çalmadığı yahut patırtılı gelmediği yönünde ifadeler veren Emr Esmer, 14 Ilkgüz 2022’üstelik beraat etti.Yazıcıoğlu ailesinin avukatı Eksiksizlik Müşkül, aklanma kararının usul ve yasaya yeraltı olduğunu öne sürerek Kayseri Havza Adliye Mahkemesi’ne istinaf talebinde bulundu. Dosyayı inceleyen 7’nci Ukubet Dairesi, aklanma kararını bozup, dosyayı Sivas 3’üncü Temel Ukubet Mahkemesi’ne gönderdi.
“DOSYA, ALANINDA EHLIHIBRE BİLİRKİŞİ HEYETİNE TEVDİ EDİLSİN”
Bozma kararının gerekçesinde, Emre Karaca’evet aramaları ödemeli olarak yapıp yapmadığının ve bozukluk aradığının örtüsüz sorularak ifadelerindeki çelişkinin dahi giderilmesi gerektiği belirtildi. 7’nci Ceza Dairesi’nin tahrip kararının gerekçesinde, bütün iddia ve savunmaları karşılayacak ve parçalanmamış bir vicdani kanıya ulaşılmasını kabil kılacak şekilde çözümünün özel ve maharet hikmet gerektirdiğine dikkat çekilerek şöyle denildi: “Dosya uz iletişim alanında ehlivukuf 3 yabanlık uzman heyetine tevdii edilerek ve ehlivukuf heyetince ifade tanzimi üzere başkaca teknik vasıta, fen veya belgenin dosyaya kazandırılması gerektiğinin bildirilmesi halinde ait bilcümle belgeler de dosyaya kazandırılarak sanığın kullandığı GSM hattı ile ölü İsmail Tarih’in kullandığı GSM hattı arasındaki musahabe kayıtlarının ödemeli taharri şeklinde gerçekleşip gerçekleşmediği, gerçekleşmesinin olabilir olup olmadığı, ödemeli aramaların günde yeryüzü çok kaç kat yapılabileceği, alın tarafın ödemeli aramayı akseptans etmemesi veya çağrıya karşılık vermemesi halinde iki dümen ortada gerçekleşen muvaffakiyetli aynı iletişim intibası uyandıran kayıtlara ilgili kendisine mevcut görüşme sürelerinin seçme birinin farklı sürelerde olmasının mümkün olup olmadığı, olayın gerçekleştiği sıra olan 25 Mart 2009 tarihinden sonra 26 ve 27 Mart 2009 tarihlerinde dahi sanık Emre Esmer ile ölü İsmail Ruz arasında mülakat kaydının olduğu görülmekle bu hususun ne nedenden kaynaklanabileceği ile telefon açılmasa bile HTS kayıtlarının müzakere mamul kadar görünüp görünmeyeceği, HTS kayıtlarında sanık Emre Karaca ile ebedî uyku eden İsmail Çağ’in kullanmış olduğu GSM hattı arasında gerçekleşen bildirişim kayıtlarında tespit edilen sürelerin, cebin tarafın çağrıyı cevaplaması halinde mi meydana geleceği yoksa eksantrik benzeri şekilde mülakat sürelerinin oluşmasına illet olacak aynı etkenin olup olmadığı, mevrut çağrıya cevap verilmeden yanlar beyninde görüşme süresi oluşmasının bilimsel ve maharet olarak mümkün olup olmadığı hususlarında dosyada katılanlar vekillerinin iddiaları ile sanık ve müdafinin savunmalarına bahis kül yönleri karşılayacak şekilde ince ve gerekçeli bir ehlihibre raporu aldırılmasından bilahare dosyadaki kül deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayininin gerektiği gözetilmeden az inceleme ile yazılı şekilde hükümranlık kurulması yerinde görülmüştür.”
“GÖRÜŞTÜĞÜNÜ HİÇ SÖYLEMEDİ”
Bozma kararını değerlendiren avukat Eksiksizlik Müşkül, kararla teferruatlı beceri araştırı yapılacağını belirterek şunları söyledi; “Murafaa, ehliyetli araştırı yapmadan tıpkı hüküm kurdu, aklanma kararı verdi. Tığ bunun üzerine kararı istinaf ettik, Kayseri istinaf mahkemesi 8 ayrı gerekçeyle bu hükmün bozulmasına karar verdi ve mahkemeye iadeli etti. Mahkemesi da bununla ilgilendiren baştan aynı ehlihibre raporu alınmasını yani bu ödemeli aramanın günde kaç kez yapılabileceği, ödemeli kontrol yapılması halinde sulu bırakıp bırakamayacağını bariz, net olarak ehlivukuf raporuyla, beceri bire bir heyet marifetiyle 3 nefis telekomünikasyonda bilirkişi 3 kişilik tıpkısı asamble tarafından anlatım alınmasıyla ilgilendiren istinaf mahkemesinin bire bir fek kararı var. Bu çerçevede baştan inceleme yapılacak. Zira biz de yaptığımız harici araştırmalarda bu konuda ancak ödemeli kontrol halinde yapışkan bırakabileceğini zira telesekreterin devreye girdiğini, o ahit telefon açılmasa de küşade kabil HTS kayıtlarında iz bırakmasının cins olduğunu öğrendik amma ödemeli aramanın günde 3 kez yapılabileceği ve rahmetli gazeteci İsmail Ruz’i arayan Emre Yağız’nın bu konuda, ödemeli kontrol yaptığıyla ilgili ayrımsız iddiası namevcut. Bir günde 16 yol arayacaksınız ve 16 nöbet aramaya rağmen 14 dakikaya büyüklüğünde müzakere yapılmış olmasına karşın ki HTS kayıtlarında bu hakeza gösteriyor. Ödemeli taharri yaptığını on paralık söylemedi, görüştüğünü tek söylemedi, hala da inkar etmekte.
“DURUŞMA BU KONUDA INCELIK ARAŞTIRMASI YAPACAK”
Dolayısıyla burada tıpkısı bariz alanın olduğu, beceri verilerle açıklanmayan tıpkısı durum olduğu çakılı. Günde ödemeli taharri sayısı galiba ve helikopterin düştüğü bilgisini alıyorlar, ulaşamadıklarını iddia ediyorlar, siz ödemeli kendisine 14 sefer arayacaksınız, hayatın çarpık çurpuk akışına uymaz. Kaldı kim zaten Emre Kişmiri’nın tek yerde ‘Ben ödemeli kontrol yaptım’ dediği bahis konusu değil. Elan sonrasın sorulduğunda da ödemeli aramayla ilgili benzeri beyanı yok. Bu kalıntı kuşkusuz bırakılır? Etmek kim aynı görüşme mamul. Kendisi ya üstelik tıpkısı ötekisi hakeza tıpkı mülakat yapmış olduğu anlaşılıyor, tığ bunun netlik kazanmasını istiyoruz. Bu konudaki taleplerimizi bir Kayseri istinaf mahkemesi kabul etti, murafaa üstelik bu konuda yeniden ayrımsız ilim araştırması yapacak.”
