Konya’de darülfünun eğitimi alan Azerbaycanlı öğrenciler, “asrın felaketi” olarak nitelenen Kahramanmaraş merkezli depremler sonrası bölgeye gönderilmesi üzere hazırlanan yardımların paketlenmesinde gönüllü görev alıyor.

Felaketin arkası sıra Karatay Spor ve Kurultay Merkezi’nde depremzedeler üzere toplanan yardımlar kategorilerine bakarak ayrıştırılarak paketlenip tırlara yükleniyor.

Yardımların gelmeye başladığı geçmiş günden bu yana merkezde gönüllü görev alan değişik ecnebi tabiiyetli öğrenciler gibi Azerbaycanlılar ihtiyaç duyulan seçkin alanda çalışmaya bitmeme ediyor.

“Herkes angajman kardeşlik süresince arkalama etmeye çalışıyor”

Konya Azerbaycanlı Öğrenciler Birliği Başkanı Sahab Kerimli, AA muhabirine, depremzedelerin seçme birini kendi familya üyesi namına gördüğünü, arkalama çalışmalarına bu duygularla katıldığını söyledi.

Gencinden yaşlısına herkesin tek canevi olduğunu vurgulayan Kerimli, “Cümle ilişki kardeşlik içre arkalama etmeye çalışıyor. Azerbaycan’dan üstelik beni ‘Neler yapabiliriz, olaylar kuşkusuz?’ diye birçok kere aradılar.” dedi.

Kerimli, Azerbaycan’bile aynı müzaheret platformu kurulduğunu, insanların buradan Türkiye’ye yardımlarda bulunduğunu aktardı.

Köylerden da yardımların gönderildiğini belirten Kerimli, “Ben aynı Azerbaycanlı olarak katiyen kendimi burada ecnebi kadar hissetmedim. Gerileme altında olan insanları ecnebi üzere görmüyorum, çünkü tığ kardeşiz. Anneannemlerin köyünde yaşlılar, elleriyle ördükleri yorganları de Türkiye Büyükelçiliği’ne götürüyor. Azerbaycan’bile yardımlar iri ayrımsız biberli ve süratle benzeri arada yürütülüyor. Bütün Türkiye’ye muavenet etmek üzere elinden geleni yapıyor.” ifadesini kullandı.

İnsanlar göçük altındayken evde oturmaya gönlü halk vermiyor

Selçuk Üniversitesi doktora öğrencisi Senan Kazımoğlu üstelik Türkiye’ye vefa amacıyla yardıma koştuklarını dile getirdi.

Türkiye’nin temas ahit ahi mutluluk olduğunu vurgulayan Kazımoğlu şöyle konuştu:

“Biz yeryüzü pres zamanlarımızda Türkiye’yi yanımızda gördük. Türkiye’nin sunma pres eskiden doğrulamak bile bizim amacıyla bir görevdir. Sabahın dokuzdan akşam ezanı son otobüsün hareketine büyüklüğünde buradayım. Serencam otobüsle evime dönüyorum. Evimde oturamıyorum, aşındırmak yiyemiyorum, uyuyamıyorum, vicdanım sızlıyor, bayındır olamıyorum. İnsanlar taşların altındayken ben evde şen uyuyamam, kemirmek yiyemem. Su içmekten, aşındırmak yemekten, uyumaktan bile haya ederim.”

Necmettin Erbakan Üniversitesi öğrencisi Ülker Kerimova ise çokça korkulu duygularla çalıştıklarını anlattı.

Kerimova, depremzedelere gönderilecek yardımlar üzere insanların bağlantı olduğunu belirterek “Tığ burada umum gücümüzle onlar amacıyla çalışıyoruz. Hem ahi devlet Azerbaycan namına hem üstelik sair milletlerden arkadaşlarımızla kült, araç, ırk ayrımı yapmadan Türkiye için çalışıyoruz.” diye niteleyerek konuştu.

Aynı üniversitenin öğrencisi Aysel Safarova birlikte tatil için ailesinin yanına Azerbaycan’a gittiğini, haberi alır almaz müzaheret üzere Türkiye’ye döndüğünü söyledi.