Doç. Dr. Hasan Basri Savaş yer sarsıntısı bölgelerinde beslenmeye özen çekti

MARDİN – Mardin Artuklu Üniversitesi Tıbbi Biyokimya Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Hasan Basri Cenk, kıyamet bölgelerinde depremzede vatandaşların prebiyotik, probiyotik ve sinbiyotik besinlere muvasala sağlaması gerektiğini belirtti.

Tıbbi Biyokimya Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Hasan Basri Çarpışma, facia bölgelerinde bulunan vatandaşların tagaddi ihtiyaçlarında prebiyotik, probiyotik ve sinbiyotik besinlere ulaşım sağlaması gerektiğini ifade ederek, “Depremzedelerin imkan dahilinde, prebiyotik, probiyotik ve sinbiyotik namına yukarıda açıkladığımız gıdalara ulaşımlarının sağlanması gerekmektedir. Bebek, yavru, gebe, buğulu ve süreğen tutkun olan bireylerin durumlarına akıllıca beslenebilmeleri üzere ilişkin uzmanlar vasıtasıyla onlara bindi olunmalıdır. Durumlarına has olarak yarayışlı olabilecek gıdalara ulaşımları sağlanmalıdır. Depremzedelere verilecek esenlik hizmetleri ortada, durumlarına uygun beslenmeye dair danışmanlık ve tavsiyelere ulaşımları yetişkin tıpkısı kayran tutmaktadır” dedi.

“Depremzedelerin metin beslenmeleri haddinden fazla zorlaşmaktadır”

Tıbbi Biyokimya Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Hasan Basri Kavga, afetler alelumum öngörülemeyen, insanların ve toplumun hayatını zir dal fail, sağlığımızı gelişigüzel yönden suratsız etkileyerek ızdırap sonuçlara posta açan vaziyetler olduğunu belirterek, “Kıran öncesinde bir nice tedbirin ve ivedi ebat planının amade olması gerekmektedir. Bununla beraber afet sonrasında bizi muntazır bir nice şişman sorun bulunmaktadır. Afetzedelerin tıbbi, ruh bilimsel, sosyal, kazançlı ve aynı sorunlarıyla değişik ilgilenmek ve analizör seçmek önemlidir. Ancak ihtiyaçlarımızın en başında mevrut ve öncelikli olanları; tahaffuz ve beslenmedir. Bunlar hem insanın normalleşmesi, hem dosdoğru olması hem da ayrıksı ihtiyaçlarına yönelebilmesi amacıyla esas oluşturmaktadır. Bu sebeple afet koşullarında; hareket sonrasında akla yatkın beslenmeyi ve önemini konuşmalıyız. Öncelikle ermiş milletimize başsağlığı ve eski olsun dileklerimizi sunarak ve içimizin yandığını belirterek, depremzedelerin dimdik beslenebilmesi için önemli konuları paylaşacağım. Depremzedeler yaşanan katabolizma sonrasında hayata tutunmaya çalışmaktadırlar. Evlerinden, rutinlerinden, ailelerinden, yemek alışkanlıklarından bir anda ırak kalmaktadırlar. Nedeniyle depremzedelerin dimdik beslenmeleri çok zorlaşmaktadır. Dosdoğru beslenememeleri durumunda ise hastalıklara maruz kalmaları kaçınılmazdır. Afet koşullarında önce ulaşılan gıdalar genellikle; paketli hazır gıdalar, meful amade içecekler ve elan sonraları kumanyalar ve hamam içecekler olmaktadır. Ancak ince süreli olarak bisküvi, kâr suyu, sandviç ve benzeri gıdalarla beslenilmesi durumunda vitamin, mineral, lif, akarsu, protein, yağ ve karbonhidrat yeterliliği ve kalitesi açısından mesail oluşmaya başlar. Ezcümle sağlıksız ayrımsız tagaddi biçimi ortaya derkenar olur” dedi.

“Kendi rutinlerine kan dolaşımı imkanı sağlanmalıdır”

Doç. Dr. Hasan Basri Savaş, . Hareket sonrasında salgın hastalıkları önlemenin mehabetli ayrımsız yolu birlikte tüketilen gıdaların ve içilen suların hijyenini ve temizliğini uydurmak olduğunu belirterek, “Hareket sonrasında dosdoğru beslenebilmek için kısa vadede; hijyenik ve besleyen hamam aşındırmak temini için yemekhaneler ve dağıtım ağları kurulmalı, etraflı vadede ise; tam erzak, nebati ve hayvani gıdalar, ürün ve sebzeler temin edilerek aşındırmak pişirme ve kişi rutinlerine dolaşım imkanı sağlanmalıdır. bu arada yeteri kadar dosdoğru ve temiz içme suyu temini önce andan itibaren dirimsel önem sunu etmektedir. Zelzele sonrasında müstevli hastalıkları önlemenin koskocaman bire bir yolu bile tüketilen gıdaların ve içilen suların hijyenini, temizliğini sağlamaktır. Depremzedeler için kurulan balaban mutfak ve yemekhanelerde sanitasyonun ve personelin hijyen kontrolünün, afiyet tarama kayıtlarının, maske, bone, ellik üzere yegâne kullanımlık uygun takım kullanımının ve ortam temizliğinin önemsenmesi gerekmektedir. Detaylı vadede, yeteri büyüklüğünde deri, tavuk, balık, er bezi, benzen, yoğurt, peynir, tahıllar, bakliyat, tendürüst ürün ve sebze tüketilmemesi yerinde depremzedelerin yemeden içmeden ısın alımını sağlayacak amma vitamin, mineral eksikliği, nakit elektrolit bozukluğu, sindirim sistemi hastalıkları ve benzeri yavaş keyif sorunları karşımıza çıkabilecektir. Kabil olan yer gelişmemiş sürede, depremzedeler üzere tahaffuz koşulları sağlandığı anda, mutfak malzemesi, çevirici, malzeme ve azık maddesi realizasyon edilerek öz yemeklerini tüvana ve damak tatlarına, ferdî afiyet durumlarına akla yatkın pişirmeleri sağlanmalıdır. Beslenmede kişi rutinlerine dönebilmeleri sağlıklı beslenebilmek amacıyla önemlidir” dedi.

“Durumlarına özgü yerine yararlı olabilecek gıdalara ulaşımları sağlanmalıdır”

Kavga, “Özellikle su, benzen, sade soda ve probiyotik adına ayran, yoğurt tüketimi sağlığın korunması için çok önemlidir. Günce arz az 400 gram zinde meyve ve sebzelerin çeşitliliğe dikkat ederek tüketilmesi dahi hastalıklara cebin apotr olacaktır. Şita aylarında hele C vitamini içeren turunçgillerin tüketimi bağışıklık için önemlidir. Ten, tavuk, testis gibi hayvani proteinlerin boşlama edilmemesi protein kalitesi ve beden sağlığı için çok önemlidir. Yemiş, sebzeler; soğan, sarımsak, havuç, pırasa, kumpir, düz elması, enginar kabil hakikat sebzeler ve yulaf, çavdar, buğday kabilinden cemi tahıllar ve lifli gıdalar prebiyotik enerjik olmaktadır. Bu güçlük sebebiyle probiyotik olan; yoğurt, katık, kefir, hâlsiz, fermente süt, sadeyağ, boza, şalgam üzere mayalanmış gıdaların bağışıklığı güçlendirmesi kolaylaşmaktadır. Ayrıca prebiyotik gıdalar direkt müfit bakterilerimizin artışına ve muafiyet güçlenmesine de sebep olurlar. Haddinden Fazla az aşina ve özel durumlarda çok hayır olabilen sinbiyotik gıdalar ise; prebiyotik ve probiyotikleri uygun kombinasyonlarda içeren hazır karışımlardır. Bu mahsulat bağışıklığın güçlenmesi ve sağlığın korunması için sinerjistik tıpkı yüklülük ile haddinden fazla yarayışlı olabilirler. Depremzedelerin imkan dahilinde, prebiyotik, probiyotik ve sinbiyotik namına yukarıda açıkladığımız gıdalara ulaşımlarının sağlanması gerekmektedir. Bebek, çocuk, aylı, buğulu ve vakayiname hastalanmış olan bireylerin durumlarına makul beslenebilmeleri amacıyla ilişkin uzmanlar marifetiyle onlara bindi olunmalıdır. Durumlarına başmaklık kendisine faydalı olabilecek gıdalara ulaşımları sağlanmalıdır. Depremzedelere verilecek esenlik hizmetleri ortada, durumlarına makul beslenmeye dair danışmanlık ve tavsiyelere ulaşımları kocaman benzeri yer tutmaktadır” şeklinde konuştu.

“Suları nasıl yeterince kaynatmalı ve soğuyunca içmelidir”

Cenk, “Metin beslenmenin evvel adımı beslenme hijyenine özen etmektir. Arz yetişkin öncelik akman içme suyu teminidir. Kontamine olma ve haddinden fazla miktarda mikrop içerme ihtimali olan sular katiyen içilmemelidir. Temizliğinden sakıncasız olunan su temini ve ehliyetli miktarda içilmesi depremzedelerin sağlığı amacıyla çokça önemlidir. Mecburi durumlarda temizliğinden emin olunmayan suları kategorik yeterince kaynatmalı ve soğuyunca içmelidir. Hijyen, sağlığı korumak amacıyla alınacak saffet tedbirleri kendisine tanımlanabilir. Temizliğin evvel şartı yeterince su ve sabunla yapılan etken ahali yıkamadır. Özellikle yemeklerden önce ve sonradan yer beş altı 30-45 saniye olacak şekilde, pus uçları, pus araları ve umum sırtı kabil birkaç yıkanan bölgeler karışma atılmak için, elin tamamını sabunla pir ovmalı ve henüz sonraları akarsu ile yeterince durulayıp kurulamalıyız. Hıfzıssıhha umum temizliği ile başlar. Kemirmek pişirmede ve serviste mergup malzemelerin saf yıkanması, gerekirse efdal sıcaklığa maruz bırakılması ve mikroplardan arındırılması önemlidir. Antrparantez zatî katışıksız bakım koşulları ve uygun sıklıkta duş imkanı sağlanabilirse tagaddi hijyeni üzere muktezi eğin temizliği mümkün mümkün. Çamaşır ve bulaşıkların akla yatkın koşullarda yıkanabileceği noktaların yaygınlaştırılması dahi depremzedeler amacıyla mehabetli hijyen unsurlarıdır” ifadelerini kullandı.

“Aksaklık şüphesi olan seçme çeşit gıda maddesi tereddüt etmeden imha edilmelidir”

Besin maddelerinde bozulmayı ayn önüne alarak dışarıda, açıkta beklemiş gıdalar, mufassal müddet güneşe maruz kalık yemekler, bozulmadığından sakıncasız olunca tüketilmesi gerektiğini anlatım eden Cidal, “Besin zehirlenmeleri hayatı gözdağı edecek boyuta varabilir. Dondurulmuş gıdalar çözündüğünde kısa sürede tüketilmezse asla gine dondurulmamalıdır. Antipatik zincirde beklemesi gereken vücut ve süt ürünleri üzere gıdalar dışarıda kayırma edilmemelidir. Aksaklık şüphesi olan seçme çeşit besin maddesi kararsızlık etmeden imha edilmelidir. Dağıtılan konserve ve hazır gıdalar tüketilmeden öce kesinlikle sonuç kullanma tarihleri gözden geçirilmeli ve gıda bozulmasını düşündürecek zevahir, tezahür ve bir belirtilerinin olup olmadığına bakılmalıdır. Ayrıca konserveler uygunsuz koşullarda beklediğinde bozulabilir. Açılmadan geçmiş kutularda şişme, kapakta bombeleşme varsa bu asıl konserveleri tüketmekten kaçınmalıyız. Kutuda kodes, akıntı ve aynı aynı açıklık görünürse bu konserveler birlikte imha edilmelidir. Facia kılavuzlarından ve esas tagaddi kitaplarından konuyla ilgilendiren aktüel kâh eke bilgileri aktarmaya çalıştım. Depremzedelerin sağlığı için beslenmelerine ilgi edilmeli ve bu hususta nasıl şuurlu azık temini yapılmalıdır. Bu yumruk günleri teavün ve tesanüt ile oyalamak üzere umum ele vermeye devam etmeliyiz” dedi.