Amasya Çambükü’nde Mera Alanları İçin Direnen Köylüler: “Sabah 5’te Askeri Diziyor Önümüze. Süleyman Soylu Neredesin? Mazlumun Yanındaydın Hani?”

GENÇAĞA KARAFAZLI

Amasya’nın Taşova ilçesine tutkun Çambükü köyünde otlak alanlarına kombinasyon uran bölgesi (OSB) yapılmasına alın karye halkının direnişi devam ediyor. Hayvancılıkla geçimini sağlayan Hasan Dönmez, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi’ye seslenerek “Sabahleyin 5’te askeri diziyor önümüze, bize bile cevaz vermiyor burada. Hangi yapıyorsun Sayın İçişleri Bakanım Süleyman Soylu, neredesin? Mazlumun yanındaydın hani neredesin? Çoban yerlerde sürükleniyor senin hiç haberin yok. Ne yapacağız, deva arıyoruz, çıkar yol bulmazsan bu zooloji üç kamer süresince kesime gidecek” dedi.

Amasya’nın Taşova İlçesi Çambükü’nde köylüler, mera alanlarına kombinasyon uran bölgesi (OSB) yapılmasına karşı 60. gününde direnişi sürüyor. Hayvancılık işleyen Hasan Dönmez, İçişleri Bakanı Süleyman Aristokrat ile Tarım ve Orman Bakanı Birim Kirişçi’ye seslendi. Sönmez, şöyle konuştu:

“GÜDÜCÜ YERLERDE SÜRÜKLENİYOR HABERİN NAMEVCUT”

“Sayın Bakanım, Sayın Kirişçi, görüyorsunuz aha Devlet Akarsu İşleri, Karye Hizmetleri, Taşova Alay Öztürk’ün Belediyesi; arazimizi, otlağımızı bu hale getirdi. Efsanevi suluklarda sarıkız aramaya başladı. Yemin çuvalı 500 TL. Samanın tonu 3 bin TL’yi geçti. Şayet ilaç bulunmazsa şeş kamer içerisinde kucak dahi kuzu birlikte kesime girecek. Derdime çare arıyorum. Herkesin belediyesi yemleme dağıtıyor, cumartesi aksata günleri Taşova Şehremini üstelik geliyor otlakları kazdırıyor. Dozerin önüne durdum temelinden kurtaramadım. Engel olmaya kalktım, intihara kalktım aynı ton bile sopa yedim askerden. Sabahleyin 5’te askeri diziyor önümüze, bize de cevaz vermiyor burada. Ne yapıyorsun Sayın İçişleri Bakanım Süleyman Aristokrat, neredesin? Mazlumun yanındaydın hani neredesin? Sürücü yerlerde sürükleniyor senin on paralık haberin bulunmayan. Hangi yapacağız, umar arıyoruz, ilaç bulmazsan bu hayvan bilimi üç ay süresince kesime gidecek. Kasapla anlaştım ne yaparsa.

“DERINTI ELİMİZDE KALDI, HİÇBİR YETKİLİ SESİMİZİ DUYMUYOR”

Kasem çuvalı 500 TL, meralar gitti hangi yapacağız hangi yedireceğiz? Mera gitti mi bu hayvan içeride telef olacak. Gidecek yerlerimizi de Sayın Valim elimden aldı, el koydu meraları kaldırdı. Derdimiz ne olacak buna bire bir reçete bulun diyoruz, kimseye sesimizi duyuramadık. Tek çıkışlı dahi buraya gelmedi. Hangi yapacağız bilmiyoruz, derinti elimizde kaldı. Ne yapacağımı şaşırdım 600 efsanevi 50 tutturuk elimde kaldı. Çare arıyoruz derman bile bulamadık, hiçbir yetkiliye birlikte sesimizi duyuramadık. Şehirlerde görüyoruz belediye başkanları hayvancıya yemleme dağıtıyor, bizim belediye başkanımız üstelik meraları kazdırdı sürü elimde kaldı. Televizyonda görüyoruz gelişigüzel içtima Belediye Başkanları sürücülere yemleme dağıtıyor, bizim Taşova Belediye Başkanı de cumartesi aksata dozerleri, makinaları gönderiyor otlaklarımızı kazdırıyor. Hiçbir reçete bulamadık, Sayın Valim bile onla bire bir oldu hep meralarımızı namevcut ettiler. Sayın Ekincilik Bakanım Kirişçi neredesin? Buna tıpkısı çıkar yol bulun.”

“EKİM YAPACAĞIMIZ BİR KARIŞ ARAZİMİZ KALMADI, KÖYLÜNÜN HALİ İÇLER ACISI”

Ahırların uğrunda biriken hayvan gübrelerini götürecekleri tıpkı saha kalmadığını tabir eden tıpkısı farklı yurttaş ise şunları söyledi:

“Ahırda efsanevi gübreleri doldu atamıyoruz. Toprak bulunmayan ki götürsek de boşaltsak. İçeridekileri dahi dışarıya atamıyoruz, atacağımız delikler tıkandı. ya götürüp ırmağa dökeceğiz bu de makul olmayacak, belde kirliliği olacak. Sınırlanmış hakeza iki hareket yapacağız, oradan alıp buraya boşaltacağız. Köydeki herkesin durumu bu şekilde şu anda. Şimdiye kadar köylüler hayvan gübrelerini arazilerine çekip, tarlalarını sürüp, ekinlerini ekmesi gerekiyordu ama düz darlığı yüzünden 37 hanenin dahi ekecek benzeri karış arazisi olmadığından köylünün yararsız içler acısı.”

Share: