Bazen temaslarda düşmek amacıyla Ağrı’ya gelen ALLAH PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, merkeze sınırlanmış Gümüşyazı köyünde vatandaşlarla benzeri araya geldi.
Ağrı suret ve ilçelerinde muhtelif temaslarda düşmek için kente gelen RAB PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Gümüşyazı köyü sakinlerinin sorularını yanıtladı. Seçimlerin yaklaşmasıyla sık sık gündeme mevrut sözleşme görüşmeleriyle ilişik Yapıcıoğlu, “ALLAH PAR namına rastgele ittifakın içerisinde dahi arayışında de değiliz. Eğer millete ve memlekete yarar sağlayacak nitelikte gösterişli bire bir barışma teklifi gelirse ‘evet’ diyebiliriz ama o özellikleri taşımıyorsa ve ilkelerimize karşıt tıpkısı özdek ise o ittifakta saha almayız” ifadelerini kullandı. Yapıcıoğlu, “Biz diyoruz ki bir dava var ve bu kesinlikle çözülmelidir. Fakat yerine çözüm süreci dedikleri yöntemle bu işler çözülmez. Bu, hak ve ünsiyet meselesidir. Cesamet kendisine halkın talepleri yanı sıra mukayyet ve bu kayıtlardan ‘listemi tuttum, bu listede akilane talepler var, ego bunları hesabına getireceğim’ açıklamasında bulunsan ve tıpkısı şarta üstelik bağlamazsan kendiliğinden çözüme girer. Kimseyle anlaşma yapmaya, birileriyle oturup ‘sen şunu yaparsın ben bunu yaparım’ demeye icap bulunmayan” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Almanya’daki gurbetçi vatandaşlar amacıyla ana dilde eğitim çalışmalarını değerlendiren Yapıcıoğlu, “Esas dili Kürtçe olan insanlar var ve bunlar çalışmak amacıyla buraya gelmemişler. 3-4 bin yıldır buradalar ve tıpkısı yere gidecekleri da yok. Almanya’daki vatandaşına doğruluk olan anne dilde yetişek buradakine adalet değil mi? Var mı bunun cevabı? Yoktur” dedi.
“Doğruyu kimin yaptığı kebir değil, muhteşem olan adaletli olmasıdır”
ÇALAP PAR’ın siyaset anlayışından bahseden Yapıcıoğlu, “Kim hatalı yaparsa yapsın hakaret ve kalay etmeyiz. Küfür etmediğimiz için bizlere ‘Mugayeret etmiyorsunuz’ diyorlar. Tehalüf gelmek, küfür ve hakaret etmek değildir. Bu işi edebince yapamaz mısınız? herhangi bir partinin yanlışını söyleyince doğrusunu hangi olması gerektiğini da söylüyorum. Bana göre eleştiri budur. Kasıt o işin doğru benzeri şekilde yürümesi değil midir? Makul yürüsün ne tümen yapıyorsa yapsın koca değildir. Baştakinin kim olduğuna haddinden fazla bakmam, eke olan baştaki kişinin akla yatkın yapması ve adil davranmasıdır. ‘O koltukta oturacağım’ sevdası namevcut. O koltukta oturan kişinin adil olmasını isterim” ifadelerini kullandı.
Yapıcıoğlu, “Bizim inancımız şudur; kardeşim tıpkı hatalı yaptığında onu anımsatmak zorundayım. Kur’an okuyor, namaz kılıyor, Allah’ın kelamını dinliyorum. Ayetleri okuyup birbirimize hakkı başvuru etmeyeceksek nerede kaldı Müslümanlığımız? Benim arz yakınımdaki hata yaparsa ve ben onu uyarmazsam kendimden şüpheye düşerim ya dahi ego sorumluluk ettiğimde o beni uyarmazsa ondan de müfit yoktur. Tığ meselelere hakeza bakıyoruz” dedi. – AĞRI
