Akdeniz Şehremini Gültak, geçmiş dalavere dönemlerinde kentsel inkılap projelerini engelleyen, kaymakamlık genelindeki kaçak ve ruhsatsız yapıların yıkımına ilgili kararlara de şerh koyan HDP’li meclis üyelerine reaksiyon göstererek, “Bu makamı kaybetmeme bozukluk birlikte olsa kaçağa izin vermeyeceğim. Yer Sarsıntısı benzeri nöbet elan gösterdi kim geriden geriye çatı eşittir ahiret yolculuğu. Ben Akdeniz’dahi kaçağa müsaade vermeyeceğim” dedi.

Akdeniz Belediye Meclisi Mart Kocaoğlan İkinci Birleşimi, Belediye Başkanı Mustafa Gültak başkanlığında gerçekleştirildi. Mecliste; 6 Küçük Ay 2023 tarihinde yaşanan ve 11 ili etkileyen zelzele felaketi dolayısıyla arkalama ve desteklerin daha hızlı ve kesintisiz yapılabilmesi üzere Hatay’ın Kırıkhan Şehremaneti Başkanlığı ile Akdeniz Uray Başkanlığı beyninde ahi şehir protokolü yapılabilmesi amacıyla Başkan Gültak’a yetki verilmesini içeren teklif görüşüldü. Öneri, oybirliği ile akseptans edildi.

Yükselen voltaj nedeniyle toplantıya meydanlık verildi

Toplantıda, 11 kenti etraflıca etkileyen, 46 bini fazla insanın yaşamını yitirmesine, 200 binden aşkın insanın da yaralanmasına kere açan sarsıntı felaketi sonrası, hükümetin bölgeye geç müdahale ettiği yönündeki yeraltı meclis üyelerinin eleştirileri, meclis salonunda tansiyonu yükseltti. Bunun konusunda Başkan Gültak, öğleden sonradan aylamak için toplantıya ara verdi. Öğleden ahir oturumda üyelerin görüşlerini açıklamasından bilahare saraka düz Gültak, mukaddema kaçak ve ruhsatsız binalara müsaade veren şehremaneti başkanları ve sedir üyelerini eleştirdi.

“Kentsel dönüşümü reddettiniz”

Çay Mahallesi kentsel inkılap projesi kapsamındaki değişik işlemler ve görüşmeler konusunda kendisine yetki veren teklifin, meclisten oybirliği ile değil oyçokluğu ile geçtiğini hatırlatan Gültak, “Ben gerçekleri söylüyorum. Siz kentsel dönüşümü reddettiniz, ‘yerinde inkılap’ dediniz. Ben saatlerce yerinde tahavvül olacağını, haricen benzeri nüfusun gelmeyeceğini, hoppadak orada zinde insanları kapsayacağını bilcümle söyledim. Mahallede 5 yıldır müstecir olanların dahi projeye dahil olabileceğini söyledim. Siz buna rağmen reddettiniz. Deminden birlikte çıkıntı, ‘Biz durumunda dönüşüme peki diyoruz’ diyorsunuz. ‘Müfit’ dediniz. Nasıl inkar ediyorsunuz?” diye niteleyerek sordu.

“El bana güvendi ve bugün anahtar teslimi yaptık”

Bugün söylenenlerin hepsinin dalavere yahut hatalı vukuf olduğunun ortaya çıktığını kaydeden Gültak, “‘Mahalleye dışarıdan insanlar getirilecek’ dediniz. Bu söylediklerinizin kâffesi boşa düştü şu zaman. Geçmiş sedir kayıtlarına bakın. Tek ant ‘o mahalleleri devşirelim, nüfusu başkalarıyla karıştıralım’ demedim. Sizler gittiniz, konuştunuz. en son ego gittim, birkaç defa ve umum bana güvendi ve beni anladı. Bugün Öz Mahallesi, ‘yerinde kentsel tahavvül’ projesi alanında açacak teslimi yaptık. Kadınların gözlerindeki o mutluluğu, o sevinci görseydiniz. Siz bu sevince engel oldunuz” ifadelerini kullandı.

Sadece bu dönemde değil, henüz geçmiş dönemde da bu sıralarda oturan belediye reisi ve divan üyeleri vasıtasıyla dava açıldığını ve yürütmeyi durdurma kararı alındığını hatırlatan Gültak, “Yoksa şimdiye çoktan bu mahalleler bitmişti. İşte zaman görüyoruz, depremde neler olduğunu. Yıllardır buradasınız, belediyeyi yönettiniz. Belediyeyi takanak batağına batıracağınıza, belediyenin imkanlarıyla 50-100 veya 200 ocak tamam, mahallelerde durumunda kentsel dönüşümü sebep başlatmadınız? Bu belediyeyi 232 milyon liralık borçlandıran de sizlersiniz, ben değilim. Bunu üstelik ispatladım. Bu 232 milyon ile belki o aktarılma bin familya yapabilirdiniz. Durumunda dönüşümü sebep başlatmadınız?” şeklinde konuştu.

“Koku ve duygusal üzerinden, afet üzerinden yöntem yapmam”

Depremlerin oluşturduğu büyük dağ ve katabolizma zımnında ‘susma orucu’ tuttuğunu fakat gerçek dışı iddialar zımnında konuşmak zorunda bırakıldığını anlatan Gültak, sözlerini şöyle sürdürdü; “Ego muhafazakar, mütedeyyin aynı insanım. Soluk üzerinden, fert üzerinden, kıran üzerinden siyaset yapacak kadar alçalmadım. İlk günden beri de koşuyorum ve koşturuyorum. Bunu bile hep görüyor. Madem yerinde tahavvül; illet 20 yıldır siz yapmadınız? Devlet Sümer’üstelik, Güneş’te yapsaydınız evet.”

“Ruhsatsız, habersizce binalara sebep cevaz verdiniz?”

Başbuğ Gültak, eski dönemlerde gizliden gizliye yapılara göz yumulması ve müsaade verilmesi konusuna bile özen çekerek, “Sebep insanların ruhsatsız inşaat, çatı yapmasına cevaz verdiniz? Siz yönetiyordunuz. O daracık, çıkmaz sokaklara, betona dönüşmesini bu mahallelerin siz müsaade verdiniz. Onu da mı hükümet engelledi? Türkiye Cumhuriyeti’nde 23 el mamure barışı olmuştur, elden bizim dönemimizde olmamıştır. Ona sığınmayın. Hastalık dönüşümü yapmadınız? Bitmiş, paranız yoktu. Kaçağı engelleseydiniz, niçin engellemediniz? Hayır, gizlice yapılması işinize geliyordu. İleride bunu kullanacaktınız? Uğrun yapılmasına bile mı hükümet illet oldu? Ego üzülüyorum rüfeka. Sonuçta burada insanlar çile çekiyor” dedi.

“Geriden Geriye bina eşittir ölüm. Kaçağa müsaade vermeyeceğim”

“Nedeni ne olursa olsun, kaçağa açımlama düşülemez ve bu yasal dahi değil” diyen Komutan Gültak, şöyle konuştu; “Resmi kurumlar veya kişilerden şikayet gelirse kaçağa cezayı veririm. Arkası Sıra encümene ve savcılığa gönderme ederim. Benden önce 14 sene boyunca bu rüfeka kaçağa cevaz vermiş ya, onların günahlarını ego kabul etmek zorunda değilim. Şikayet olduğunda kanuni kendisine gereğini yaparım. Kaçağa ayn mü yumayım? Elan ilk dahi söyledim, 30 dosyada buna teşrih düştünüz. Bunu yapmayın, bu akıllıcasına değil. Neden yaptınız biliyor musunuz?. ‘Bak, Gültak’ı görüyor musun? Ukubet kesiyor vatandaşa. Biz istemiyoruz ceza kesilmesini amma o kesiyor’ geçmek, beni vatandaşla ateş girmek, karşı karşıya değirmek için yaptılar bunu. Bu makamı kaybetmeme neden üstelik olsa kaçağa müsaade vermeyeceğim. Attığınız imzaları, söylediğiniz sözleri düşünerek yapın. Zira önünüze gelir tıpkısı dönüş. Devir sizi yargılayacak. O kaçağa cebin niçin o şerhleri düştünüz? Herkes işyar olduğu 5 yıldan sorumludur. Ego birlikte sizler üstelik şu dakika kişi 5 yılımızdan sorumluyuz. Bu zelzele tıpkısı öğün elan gösterdi kim, habersizce çatı eşittir ahiret yolculuğu. Ben Akdeniz’üstelik kaçağa izin vermiyorum, af yok diyorum.” – MERSİN