“Alperen”lerden depremzede ayrıntılar amacıyla çıplak havada sinema hizmeti

Depremin evvel gününden itibaren vatandaşların yardımına koşan Mücahit Ocakları Taharri Kurtarma ekibi, Hatay’ın Bayır ilçesinde depremzede torunlar için kilitsiz küreksiz havada film gösterimi sunuyor.

Derviş Ocakları Genel Başkan Yardımcısı Ömer Parıltı, AA muhabirine, 6 Şubat’taki Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen Hatay bölgesinde evvel günden beri gönüllü olarak çalıştıklarını söyledi.

Taharri kurtarma çalışmalarını bitirmelerine karşın bölgeden ayrılmadıklarını vurgulayan Parıltı, deprem bölgesindeki seçkin insana sançmak amacıyla mücahede gösterdiklerini belirtti.

Depremzedelerin besin ve keçe üzere ihtiyaçlarını karşıladıklarını vurgulayan Parıltı, şöyle bitmeme etti:

“Zaman az buçuk henüz manalı bire bir görüngü olsun istedik. Şimdi 23 gündür sahada olunca az çok buradaki insanların psikolojilerinin hangi olduğunu, nelerden etkilendiğini alelhusus çocukların o korkuyu bibi üzerlerinden atamadığını hissettik. Onlarla bugün tıpkı boş gelgel sineması yapalım istedik. Bugün burada hepsini topladık. Bölgedeki umum arkadaşlarımıza dahi selen verdik. Gerek araçlarla, ister oba kentlerden Şev bölgesinde olan tekmil çocuklarımızı buraya topladık. Hem onları eğlendirelim hem aynı nebze da olsun rahatlasınlar, ruh bilimi namına dahi haddinden fazla aheste travmalar atlatıyorlar zira görüyoruz bunları.”

Parıltı, çocukların üşümemesi amacıyla gelişigüzel birine polar ve battaniye bile verdiklerini belirterek, film ortada oyuncak ve gofret ikramında bulunduklarını dile getirdi.

“Sahada olmalıyız”

Bölgede haddinden fazla can anlar yaşadıklarına dikkati çeken Balkır, şunları anlattı:

“Ben üstelik iki kız çocuğu babasıyım ve bana sonsuz tezkere yazıyorlar, ‘özledik seni’ diye. Deminden hakeza benzeri yapılanma bizi çokça başka duygulara itiyor. Amma tabi buradan şu zaman ayrılmamamız gerektiğini düşünüyorum. Zira bu saatten sonraları başlıyor buradaki esas yardımlar, asıl insanlara dertlerini arzu etmek. Çünkü sahada olmalıyız. İnsanların yaşadığı şeyler hasis haddinden fazla hafife alınacak şeyler değil. Ego haddinden fazla mutluyum. Yani buradaki insanlara dokunabilmek, insanlarla dertleşebilmek. İnsanların amiyane ciğerinde o sevgiyi o büyü hissedebilmek bize hasis çok farklı ruh veriyor. Rabbim böyle aynı facia bir daha yaşatmasın. Rabbim devletimize üstelik milletimize da tefessüh vermesin.”

Share: