İçişleri Bakan Yardımcısı Tayyip Sabri Erdil, günümüzde polisliğin başarısının yakalanan kabahatli sayısıyla değil, suçların ve düzensizliğin önlenme oranı ve halkın bu sürece katılımının sağlanmasındaki ehliyet düzeyiyle ölçümlendiğini bildirdi.
Erdil, Antalya Belek Turizm Merkezi’nde düzenlenen “1. Uluslararası Polis ve Ceza Hukuku Sempozyumu”nun açılışında, yaşam kalitesinin artırılmasında inhibitör polislik tedbirlerinin kocaman olduğunu söyledi.
Suç önlendiğinde mahkemelerdeki, hapishanelerdeki iyon azalmasına birlikte muhteşem ulama sağlanacağını vurgulayan Erdil, suçun kovuşturulmasının antlaşma istediğini ve masraflı olduğunu dile getirdi.
Yasaklayıcı tedbirlerin cürüm işlemeden eski süreçlere daha aşkın odaklanması gerektiğini anlatan Erdil, yekpare bu proaktif tedbirlerin hedefinin yanlışlık işleme imkanlarının azaltılmasına müteveccih olduğunu anlatım etti.
Konusu cürüm oluşturabilecek eylemleri etkileyebilmek amacıyla suçun kök sebeplerinin dolgunca çözümleme edilmesi gerektiğini bildiren Erdil, “Sosyolojik namına suçla ilgili nedenlerin derinliklerine inilmeye gerekseme vardır. Günümüzde polisliğin başarısı, yakalanan suçlu sayısıyla değil, suçların ve düzensizliğin önlenme oranı ve halkın bu sürece katılımının sağlanmasındaki ehliyet düzeyiyle ölçümlenmektedir. Yasaklayıcı polislikte dünyada akseptans görmüş değişik stratejiler kâin.” diye niteleyerek konuştu.
“Gücümüzü insanımızın huzuru için kullanıyoruz”
Inanma Genel Müdürü Mehmet Magnezit de 177 yıldır hayatın merkezinde olan güven teşkilatının kayırıcı haklarına okkalı, hukuka vabeste, hesap verebilir ve slayt tatlılıkla amme düzeninin sağlanması ve korunması noktasında üzerine düşen sorumluluğu yerine getirdiğini dile getirdi.
Vatandaşın namına sunulan düzenlilik hizmetlerine etken kendisine katılmasının, asayiş birimlerine destek olmasının oylumlu olduğunu belirten Magnezit, “Vatandaşımızın fert ve servet güvenliğinin sağlanması, cürüm ve suçluyla mücadelenin yanında suçun önlenmesiyle mümkündür.” dedi.
Polis-topluluk gelişim birliğine raci tıpkı güvenlik anlayışının yerleşmesi üzere çalışmaları sürdürdüklerine değinen Eskişehir Taşı, şunları kaydetti:
“Polis Güçleri ile vatandaşımız arasında enerjik, bol ve sonsuz bire bir iletişim kurmayı, hareket birliğimizi güçlendirerek daha sakıncasız benzeri toplumu hedefliyoruz. Proaktif asayiş dediğimiz engelleyici polislik tedbirleriyle insanımızı suça iten nedenleri ortadan kaldırarak suç işlemesini önlemeyi amaçlıyoruz. Tıpkı zamanda toplumda cüret oluşturmayı ve hal odaklı ayrımsız mezhep geliştirmeyi birlikte arzuluyoruz. Kanunların bize verdiği yetkiler çerçevesinde, elan arasında cürüm yokken harekete geçmeyi içtimai huzurun temeli olarak görüyoruz. Yavaş istimal kâmilen değil, gücümüzü insanımızın huzuru üzere kullanma ve bu uğurda gerekirse canını vermeyi üstelik fariza addediyoruz.”
Sempozyumun önemine üstelik işaret eden Aktaş, güvenlik teşkilatı adına hareket ve değişim odaklı tıpkısı vizyonla daha arzulu, etkili, birinci sınıf hizmet sunarak, vatandaşın huzurla yaşamasını temin etmek amacıyla balaban bire bir hız ortaya koyduklarını vurguladı.
Sempozyumda 6’sı yabancı 28 delege yemek yapacak
Polis Güçleri Akademisi Başkanı Prof. Dr. Yılmayan Çolak ise topluluk halinde yaşamanın sürdürülebilmesi üzere ortak yaşamın bir düzene ve disipline bağlanmasının zorunlu olduğunu söyledi.
Suçların önlenmesinin anne itibarıyla kamu düzeninin düzenlilik unsuruyla yakından aksata içerisinde olduğuna dikkati calip Çolak, şöyle bitmeme etti:
“Bu amaçla sempozyumda polis güçleri teşkilatımızla adli mercilerin bu ilişkilerinin çokça elan yakından incelenerek güvenliğin sürdürülebilir olması hesabına günümüz şartlarında ne gibi politikaların oluşturulacağını tartışmayı hem bilimsel açıdan hem da düzenlilik açısından ele alarak ortak paydada buluşturmayı amaçlamaktayız. İki çağ sürecek sempozyumda 5 ecnebi ülkeden 6 katılımcı, Türkiye’den ise 22 murahhas sunum yapacak. Sempozyumda 120 murahhas bulunuyor.”
Celse ve panellerle devam eden bilgi şöleni, ferda sona erecek.
